Sayfalar

14 Ağustos 2010 Cumartesi

Evlilik Yoluyla Fransa Vizesi


Evlilik Yoluyla Fransa Vizesi (Aile Birleşimi Vizesi)
Sevgili okuyucu,
Bu yazı ihtiyaç duyulduğu halde gerekli bilgiye ulaşamamanın vereceği sıkıntıları gidermek için yazılmıştır. Aşağıdaki satırlarda okuyacağınız üzere satırların yazarı çok ihtiyaç duyduğu halde Fransa vizesiyle ilgili yeterli bilgi bulamamış ve birtakım sorunlar yaşamıştır. Kendinden sonraki kimselerin benzer sorunlar yaşamasını istemediği için bu yazıyı yazmıştır.
Fransa hükümeti 1 ocak 2009 itibarıyla evlilik yolu ile ülkeye göç etmek isteyen göçmenlere birtakım yeni yükümlülükler getirdi. Bu tarihten önce konsolosluğun neler istediği konusunda teferruatlı bilgiyi haiz değilim ve fakat evlilik belgelerinde herhangi bir sorun olmayan kişinin herhangi bir bekleme vs. olmadan hızlıca vizesinin verildiğini biliyoruz. İlgili tarihte, yani 2009 yılının başlamasıyla birlikte geçilen yeni usùl ise aşağıda detaylarına değineceğimiz üzere kabaca fransızca bilme zorunluluğu ile fransız cumhuriyetinin temel değerlerinden “bir miktar” haberdar olma zorunluluklarını içermektedir.

EVLILIK
Öncelikle, bahsettiğim evlilik bir Fransız vatandaşı veya çifte vatandaşlık sahibi (Türk ve Fransız vatandaşlıkları) kimselerle yapılan evliliktir. Evleneceğiniz kişi Fransa’da çalışan bir Türk vatandaşı ise(genelde işçi ailelerinin durumu) bunun prosedürü kısmen farklı olduğundan o konuya değinmeyeceğim.
Benim eşim çifte vatandaşlık sahibidir. Türkiye’ de benim yaşadığım ilçenin belediyesinde resmi nikahımızı kıydırdık. Akabinde konsolosluktan randevu aldık ve evlendiğimizi bildirmek üzere nikah cüzdanımız ve diğer nüfus belgeleri olduğu halde konsolosluğa gittik. Fransız evlilik cüzdanı vermek için bize bir hafta sonrasına yeni bir randevu vererek bizi gönderdiler.(Eğer eşlerden birisi evlilik cüzdanını almak için konsolosluktaki ikinci randevuya gidemeyecekse kimlik fotokopisinin arkasına-mümkünse fransızca- konsolosluğa gidemeyeceğini ve cüzdanın eşine verilmesini talep eden bir dilekçe yazıp imzalaması gerekir. Konsolosluk evlilik cüzdanını sadece her iki eş birden gelirse veriyor , tek eşe vermiyor.)
Bir de nikah kıydırmak için konsolosluğa başvurmak var ancak bunun hangi hallerde mecbur olduğunu bilmiyorum.(sanırım eş sadece fransız vatandaşı olduğu zaman olabilir.) Bu durumda konsolosluk sizi 3 kere randevuya çağırıyor ve evliliğin gerçekten bir evlilik mi olduğunu yoksa Fransaya gidebilmek için bir formalite mi olduğunu anlamak üzere birtakım sorular yöneltiyor. Biraz daha detaylı bir prosedürü var, eğer mümkünse bizim gibi bir Türk makamında nikahı kıyıp ardından konsolosluğa başvurmak prosedürü biraz daha kısaltır.

VİZE BAŞVURUSU
Fransız Cumhuriyetinin verdiği evlilik cüzdanını aldıktan sonra vize başvurusunu yapabilirsiniz. Burada önemli olan konsolosluğun istediği bütün belgeleri eksiksiz götürmektir. Maalesef kimi insanlarımız boşverci anlayışla eksik belgeyle konsolosluğa gelmekte ve “şu belgeleri tamamla tekrar gel” diye geri gönderilince öfkelenmektedir. Tedbirsiz, elini kolunu sallayarak konsolosluğa gidip azarlanmaktansa sizlere tavsiyem; başvuru belgelerini internetten alıp bilen birisine danışarak doldurunuz. Konsolosluğa giderken yanınızda kalem bulundurunuz. Konsolosluğun isteyeceği belgeler bazı internet sitelerinde ve özellikle konsolosluğun kendi resmi sitesinde yayınlandığı için burada tek tek yazmaya gerek duymuyorum.
İlk başvuruda sizden alınan belgeler kontrol edilecek eksiğiniz yok ise size bir telefon numarası verilecek ve bir gün sonra o numarayı arayarak randevu almanız istenecektir.

FRANSIZCA TESTİ
Size verilen telefon numarası eski adıyla ANAEM, yeni adıyla OFII nin Türkiye bürosuna ait telefon numarasıdır. OFII, Fransa Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığına bağlı olarak çalışan “Göçmenlik ve Uyum Ofisi” dir.
Konsolosluktaki randevunuzun ertesi günü bu kurumu arıyorsunuz. Telefondaki kişi size fransızca ve fransız kültürünün temel değerleriyle ilgili yapılacak sınava katılmak istediğiniz merkezi sorar ve o merkezdeki en yakın tarihe veya size uyacak bir tarihe randevu verir. Bu sınavlar Türkiye’ de 4 ilde yapılmaktadır. Bu iller: Adana, Ankara, İstanbul ve İzmir’dir. Vizeye başvurduğunuz bölge ile sınava/kursa gittiğiniz bölge aynı olmak zorunda değildir. Ancak kursa gideceğiniz zaman sınava girdiğiniz yerde gitmek zorundasınız. Örneğin ben oturduğum şehirden dolayı vizeye Ankara’dan başvuruyordum ancak sınava ve kursa İstanbul’da katıldım. Yani sınav ve kurs aynı yerde olmak zorundadır.

SINAVIN İÇERİĞİ
İstanbul’da bana verilen randevu saatinde konsolosluğa gittim(İstanbul’da konsolosluk ve OFII büroları aynı yerde- Taksim meydani İstiklal caddesi). Takribi 40 kişi kadardık. İsimlerimizi alfabetik sıraya göre liste yapmışlardı. İçerde bir bayan bir erkek hoca vardı. Öncelikle bayan hocanın yanına gidip kimlik teyidi yaptıktan sonra bana sorularını yöneltmeye başladı. Sorulara sadece “evet, hayır, bilmiyorum” şeklinde cevap vermemiz gerektiği söylendi. Tam hatırlayamıyorum, 4 veya 5 adet soru soruldu, aklımda kalanlar şunlar:

- Aile içinde çocuk yetiştirmede bayanın da erkek kadar sorumluluğu var midir?

- Bir kadın erkeğe karşı boşanma davası açabilir mi?

- Eşinizin çalışmasına karşı çıkar mısınız?

Bunun gibi 1 veya 2 soru daha vardı ama unuttum. Şimdi bu soruların cevabı neye göre, kime göre? Ben hukukçu değilim, kimin kime dava açacağını net bilemem. Ancak benim kişisel yorumum su ki; bu soruların cevaplarının fransız toplumunun yasayiş düzenine göre verilmesi gerekiyor. Ya da farklı bir açıdan bakarsak kendi toplumu içerisinde medeni sayılabilecek bir fransızın bu sorulara vereceği cevaplara ne kadar yakın cevaplar verirseniz o kadar iyi olacaktir.
Son olarak da bir tane soru daha soruyorlar ki bu da Fransa ile ilgili genel kültür sorusudur. Herkese farklı şeyler sorulmakla beraber genel olarak “ Fransa’ nın başkenti neresidir? Fransa Cumhuriyetinin cumhurbaşkanı kimdir? Dünya çapında meşhur tanınmış 3 tane fransız ismi söyleyebilir mısınız?” şeklinde sorularla karşılaşılmıştır. Kanaatimce bu soruları sormaktan maksat da gitmeye niyetlendiğiniz ülkeyi ne kadar tanıdığınızı ölçmektir. Zira Fransa’ya gitmeye heveslenip de bu sorulara gerçekten yanıt veremeyenler olmuştur.
Eğer bu “Fransız Cumhuriyeti’nın temel değerleriyle ilgili test” ten başarılı olamadıysanız dil kursu haricinde ilave 4 saatlık bir kurs almanız gerekecektir. Bizim katıldığımız gün bu testi geçemeyenleri aynı gün öğleden sonra saat 13.00 de bu kursa almışlardı. Ben geçtiğim için bu kursta ne anlatıldığına dair bir fikrim yok.
Bayan hocanın sorularını yanıtladıktan sonra fransızca testini yapmak üzere erkek hocanın yanına gittim. Kendi memleketimde yaklaşık 50 saat fransızca kursu almıştım. 50 saatin bir dili öğrenmek için yeterli süre olmadığını biliyorum, ancak en azından bir yatkınlık kazanmak için gittim kursa. Kendim esasen daha önce öğrencilik zamanlarımda yurtdışında yaşadim, ingilizce ve almanca konuşabiliyorum, belli bir yatkınlığım var, biraz da asılırsam testi geçip belki İstanbul da 10 günümü harcamam düşüncesine de sahiptim. Fakat gördüm ki çok çok mükemmel fransızca konuşanlar hariçinde herkesi bırakıyorlar. Zaten iyi konuşanlar da ya ortaokul-liseden bu yana öğrenenler yahut üniversitede fransız dili edebiyatı bölümü okumuş kimselerdi.
Hocanın karşısına geçtim, bana bir kağıt uzatıp öncelikle onu doldurmamı istedi. Kağıtta fransızca olarak soyadınız, adınız, doğum yeriniz, doğum tarihiniz, yaşadığınız şehir ve bugünün tarihi soruluyordu. Bildiğim için yardım istemeden doldurdum. Daha sonra hoca bana fransızca biliyor musun diye sordu. Biraz biliyorum diye yanıtlayınca fransızca konuşmaya başladık. Adım, soyadım, yaşım, mesleğim, hangi kurumda çalıştığım, eşimin adı hocanın sorduğu şeyler arasındaydı. Kısa kısa bazen duraksayarak ama hepsini özenle yanıtladim. Hoca önce biraz kararsız kaldı “ fransızcan iyi değil fakat kötü de değil” diye söze başladı. Sonra bana kursun güzelliğini, katıldığım takdirde çok memnun ayrılacağımı, gerçekten çok faydalı olduğunu falan anlatmaya başladı. Ben de derhal “aman hocam, etme hocam, 3 aydır evliyiz, hanım gitti ben gidemiyorum vs. şeklinde amıyane tabirle ağlamaya başladim. Hoca OFII yetkilisi olan fransız bayana sormaya karar verdi. O bayanın yanına gittik; bizi çok fazla bile dinlemeden kalmama karar verdi.

KURS SÜRECİ
Özetle 10 işgünü boyunca İstanbul’da kursa devam ettim. Perşembe günü sınav olmuştuk. Bir sonraki Pazartesi kursa başladık. Sonraki hafta Cuma günü kurs bitmişti.
Kurs bitiminde bize iki adet sertifika verildi. Bunlardan birisi 40 saat Fransızca öğrendiğimize dair, diğeri ise fransız cumhuriyeti nin temel değerleriyle ilgili soruları cevapladığımıza dairdi.

SAĞLIK RAPORU
Artık vizeye başvurmak için önümüzde kalan yapılacak son iş OFII yetkili doktoruna gidip sağlık raporu almaktı. Herkes kendi başvuru bölgesindeki doktora gitmek durumunda olduğundan kurstayken bize verilmiş olan, Ankara'daki ilgili doktorun muayenehanesine gittim. Doktor akciğer filmi çekimi için başka yere gönderdi. Daha sonra filmle birlikte tekrar doktora gittim ve raporumu aldım. Bu raporu alanlar Fransa'ya geldiklerinde buradaki sağlık kontrolünden muaf tutuluyorlar.

NETİCE
Evlilik yoluyla Fransa'ya yerleşme konusunda kendi yaşadıklarımdan yola çıkarak mümkün olduğunca bilgi vermeye çalıştım. Umarım faydalı olmuştur. Yine akıllarda oluşabilecek herhangi bir soruyu cevaplamaya çalışacağım.


Önemli not: Burada yazılanlar resmi bir bilgi veya tavsiye değildir. Yalnızca süreçte yaşanılan tecrübelerin aktarılmasıdır.

Not 2: Sonraki yazıda Fransa'ya varış sonrası tecrübelerimi de aktaracağım.
Cok sonradan yapilan ekleme :
http://fransayagelingiden.tumblr.com/
arkadaslar bu internet adresi bizden sonra evlilik yoluyla fransa ya gitmis bir arkadasimizin bilgi ve tecrubelerini paylasmak amaciyla actigi bir sayfa. haliyle oradaki bilgiler de daha taze, oraya da bakmakta fayda var derim :)